Mecidiyeköy escort Şişli escort Bakırköy escort Halkalı escort Avcılar escort Şirinevler escort Bahçeşehir escort Taksim escort Beşiktaş escort Kartal escort Kadıköy escort Ümraniye escort Anadolu Yakası escort Maltepe escort Beylikdüzü escort Pendik escort Avrupa yakası escort Adana escort Kocaeli escort Antalya escort Gaziantep escort beşiktaş escort ataköy escort şişli escort eskişehir escort fethiye escort sakarya escort muğla escort malatya escort samsun escort denizli escort konya escort kayseri escort ankara escort bursa escort

Erzurum Evden Eve Nakliyat Aşkale Evden Eve Nakliyat Aziziye Evden Eve Nakliyat Çat Evden Eve Nakliyat Hınıs Evden Eve Nakliyat Horasan Evden Eve Nakliyat İspir Evden Eve Nakliyat Karayazı Evden Eve Nakliyat Karaçoban Evden Eve Nakliyat Köprüköy Evden Eve Nakliyat Narman Evden Eve Nakliyat Palandöken Evden Eve Nakliyat Olur Evden Eve Nakliyat Otlu Evden Eve Nakliyat Pazaryolu Evden Eve Nakliyat Pasinler Evden Eve Nakliyat Şenkaya Evden Eve Nakliyat Tekman Evden Eve Nakliyat Tortum Evden Eve Nakliyat Uzundere Evden Eve Nakliyat Yakutiye Evden Eve Nakliyat

Gebze escort bayan

Kocaeli Veli-Der, 2025 Eğitim-Öğretim Yılını Değerlendirdi.

Eğitim (Web Sitesi) - Web Sitesi | 20.06.2025 - 06:48, Güncelleme: 20.06.2025 - 07:13
 

Kocaeli Veli-Der, 2025 Eğitim-Öğretim Yılını Değerlendirdi.

Kocaeli Veli-Der 2024-2025 eğitim öğretim yılının son günlerinde eğitim sisteminde tüm tarafların yaşadığı sıkıntıları dile getiren basın açıklaması yaptı.
Kocaeli Veli-Der İzmit Sabri Yalım Parkında yaptığı basın açıklamasıyla 2024-2025 eğitim öğretim yılında başta öğrenciler, öğrenci velileri,öğretmenler olmak üzere sistemin içinde bulunan tum tarafların sorunlarını dile getirdi. Veli-Der üyeleri ile Kocaeli'deki STK ların katılım sağladığı basın açıklamasını dernek başkanı Ayşe Irmak okurken AKP zihniyetinin eğitim sistemine yerleştirmeye çalıştığı cemaat-tarikat ilişkisi ÇEDES başta olmak üzere çocuk işçiliği projesi MESEM gibi konulara vurgu yaptı. Kocaeli Veli-Der Başkanı Ayşe Irmak'ın okuduğu basın açıklamasının tam metni şöyle: DEĞERLİ KOCAELİ HALKI, DEĞERLİ BASIN EMEKÇİLERİ 2024 - 2025 eğitim-öğretim yılı sona erdi. Ancak milyonlarca çocuğumuz bu yılı karınları aç, zihinleri yorgun, umutları eksik tamamladı. OECD ülkelerinin büyük çoğunluğunda okul yemeği devlet tarafından sağlanırken, Türkiye hâlâ çocuklarını aç bırakmaya devam etmektedir. Artan ekonomik kriz, yoksulluğun derinleşmesi ve kamusal sosyal politikalardaki yetersizlikler, bu yıl da en çok çocukları ve eğitimi vurdu. Bugün Türkiye'de yüz binlerce çocuk okula kahvaltı yapmadan, öğle yemeği olmadan gidiyor. 15 yaş altındaki her iki çocuktan biri yoksulluk riski altında yaşıyor. Bu durum yalnızca bir sağlık sorunu değil; çocukların eğitim hakkının, beslenme hakkının, insanca yaşama hakkının sistematik olarak ihlal edilmesidir. 2025-2026 eğitim yılı başlamadan önce, her okulda bir öğün ücretsiz ve sağlıklı okul yemeği uygulaması başlatılmalıdır. 1-Zorunlu Parasız Eğitim Süresine Dokunma! Okul Öncesi de Zorunlu ve Parasız Olmalıdır! Eğitim çocuklarımızın gelecek yaşantısını değiştirmek için tek umut. Eğitimin kamusal, parasız, kapsayıcı, eşit olması hem çocuklarımız hem de ülkemiz açısından vazgeçilmez iken eğitim süresi tartışmaya açılmaktadır. Yoksulluğun artışı ve eğitimin paralı olması, eğitimin bilimsel niteliğinin ortadan kaldırılmasının sonucu okul terkleri artmaktadır. Okul terkleri son 3 yılda bir buçuk milyonun üzerine (1 Milyon 578 bin) çıkmıştır. Zorunlu parasız eğitim süresi tartışmalarına son verilmeli, çocukların en temel kamusal hakkı olan okul öncesi de zorunlu ve parasız olmalıdır. 2) ÇEDES Başta Olmak Üzere Diyanet ve Tarikatlarla Yapılan Tüm Protokol ve İş Birlikleri, Projeler Sonlandırılmalıdır! STK Adıyla Tarikat Yapılarına Aktarılan Kaynaklar, Destekler Geri Alınmalı Kamusal Eğitim İçin Kullanılmalı, Özel Öğretim Kurumları ve Tarikat Okulları, Yurtları Kamulaştırılmalıdır! Eğitim kamusal haktır. Meta değildir. Yurttaşlık hakkıdır. Parayla satın alınamaz. Eğitim 1739 Milli Eğitim Temel Kanunu’nda da belirtildiği gibi yalnızca kamu emekçileri, eğitim emekçileri eliyle gerçekleştirilebilir. Eğitimci niteliği taşımayan kişilerin okullarda, yurtlarda, STK adı altındaki tarikat yapılarının yerlerinde, 4-6 yaş Kuran kurslarında faaliyet yürütmesi eğitim hakkı, çocuk hakkı ihlalidir. 3- Çocuklarımız ideolojik ve ekonomik çıkarlar uğruna sistematik olarak sömürülmektedir. Bu günkü iktidar, sermaye ile kurduğu çıkar ilişkileri ve sermayenin talepleri doğrultusunda çocuk emeğini ucuz iş gücü olarak kullanmanın dozunu giderek artırmaktadır. TÜİK verilerine göre kayıtlı toplam çocuk işçi sayısı 2023 yılında 759 bin iken 2024 yılında 869 bine yükselmiştir. Bu sayıya MEB eliyle MESEM adı altında işçileştirilen çocuklar ve kayıt dışı çalıştırılan çocuklar dahil edildiğinde sayı 2 milyonu aşmaktadır. SGK kayıtlarına göre 2023 yılında 18 yaşın altında 45 çocuk iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi bildirimlerine göre son 12 yılda en az 764 çocuk işçi hayatını kaybetmiştir. MEB bu sayılarla yetinmemiş olacak ki, işverenlerin ara elaman temininde zorluk çektikleri iddialarına karşılık zorunlu eğitimin süresini tartışmaya açmakta, daha fazla çocuğun işgücü haline gelmesinin yollarını aramaktadır.  Okulda olması gereken çocukları işverenlere teslim eden MEB, adeta “çocuk işçi bulma kurumu” gibi çalışmaktadır.  Eğitimde tüm çocukların temel hakkıdır ve kamucu politikalarla şekillendirilmelidir.  4- Karma eğitim bir tercih değil bir haktır. Tercih adıyla bir hak tartışmaya açılamaz, kaldırılamaz. Karma eğitim hakkı pedagojik ve bilimsel bir gerçektir. Yalnızca 2013-2018 arası TÜİK verilerinde her 5 kadından birinin çocuk yaşta evlendirildiği verilerde yer almaktadır. Çocuk yaşta evliliklerin bu denli arttığı bir dönemde eğitim süresinin azaltılması, karma eğitimin kaldırılması çocuk yaşta evlilikleri daha da artıracaktır. Karma eğitim hakkının kaldırılması açıklamalarına, karma eğitimin kaldırılma uygulamalarına son verilmelidir. Tüm eğitim kademeleri ve okul türlerinde karma eğitim bir an önce hayata geçirilmelidir.  5- 8 Nisan tarihinde proje okullarına yapılan öğretmen atamalarının ve yönetici görevlendirmelerinin sonuçları açıklandığında tarihin en kapsamlı “öğretmen kıyımının” yapıldığı da anlaşıldı. Bu uygulamanın ortaya çıktığı 2016 yılında nasıl ki “kamusal eğitim hakkımızdan sorumlu bir bakanlık okulları niteliksiz olarak adlandırılamaz, projeniz değiliz” diyerek itirazımızı yükselttiysek bugün de bu haksız hukuksuz uygulamaya karşı çocuklarımız ve biz veliler günlerce okul önlerinde, bahçelerinde ve alanlarda eylem yaptık. Okullar kamu kurumlarıdır, kimsenin özel işletmesi değildir. Bu nedenle de, proje okul uygulamasına ve buralarda yaşanan öğretmen kıyımına karşı durmak geleceğimizi ve kamuyu savunmak demektir. 6- Yarışa, Rekabete, Elemeye Dayalı Merkezi Sınav Sistemi Uygulamalarına Son Verilmelidir! Sınav Ücretleri Kaldırılmalıdır! Her öğrencinin ilgi, yetenek ve becerileri doğrultusunda desteklendiği, okul türleri uygulamasına son verildiği, eşit, kapsayıcı, parasız, laik, bilimsel eğitime erişebildiği, toplumsal faydanın esas alındığı bir eğitim sistemi tüm çocukların, gençlerin en temel hakkıdır. 7- 18 Mart tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi ve ardından 19 Mart’ta sabaha karşı İstanbul Büyükşehir Belediyesi merkezli bir operasyonla çok sayıda isimin gözaltına alındı. Başlayan bu süreçte kitlesel protestolar yaşandı ve yaşananlara dönük protestolar, toplantılar ve gösterilere en etkin ve kitlesel olarak katılan kesim bu dönemde üniversite öğrencileri oldu.  Anayasa ve yasalarla güvence altına alınmış haklarını kullanan öğrenciler kanuna aykırı bir şekilde baskıya maruz kalmış,  şiddet görmüş ve özgürlüklerinden mahrum bırakılmıştır. Toplam 301 genç tutuklanmıştır. Göz altıların başladığı ilk günden bugüne çocuklarımızın, tüm anne babaların yanında olmayı, dayanışmayı nasıl büyüteceğimizi konuştuk. Önce Öğrenci Veli Derneği olarak yaptığımız açıklama ile tüm anne babaları, dayanışma için gönüllü olmak isteyen herkesi birlikte bir dayanışma ağı örmeye çağırdık. Günlerdir çocuklarımız için adliye, cezaevi arası koşturan anne babalardık. Haliyle adımız da Anne Baba Dayanışma Ağı olsun dedik.  Başta İstanbul olmak üzere İzmir, Ankara, Bursa ve Edirne’de Anne Baba Dayanışma Ağlarını kurarak ailelerin birçoğuna ulaşarak hem sosyal medya ve ulusal kanallar üzerinden çağrılar yaparak hem de cezaevleri ve adliyelerin önünden yaptığımız çağrılar, kurum ziyaretleri ile meseleyi toplumsallaştırdık. Bunun sonucunda da tüm gençler zaman içinde serbest kaldı. Davası devam eden ya da barınma ve burs hakkı elinden alınmış gençler ile dayanışmamız gençler tüm haklarına kavuşuncaya kadar devam edecek. 8- Her yıl bütçede görüşmelerinde iktidar ve MEB tarafından, bütçede aslan payı eğitimin açıklamalarının bir aldatmaca olduğu iktidarın sorunları değil algıyı yönetme çabası olarak değerlendiriyoruz.  2016 yılında yüzde 13,3 olan MEB bütçesinin merkezi yönetim bütçesi içindeki payı her yıl düşerek 2024 yılında yüzde 9.9’a geriledi. Türkiye’de 25 yıl önce, 1989-1990 eğitim öğretim yılında sadece iki ilde taşımalı eğitim vardı. Çağ atladık dediler, son 22 yılda 19 bin 708 köy okulu kapatıldı. Eğitimin temel ilkelerinden olan eğitime erişim ilkesi ortadan kaldırıldı, taşımalı eğitim ülkemizin her yerinde bütün illerde uygulanır hale geldi. Bir an önce kısa vadede tasarruf gerekçesi ile sınırlama getirilen taşıma işlemine geri dönülmeli. Uzun vadede ise köy okulları yeniden açılarak taşımalı eğitime son verilmelidir. 10- AKP iktidarı 2002 yılından bu yana eğitimde hiç değişmeyen üç temel hat izledi: dinselleştirme, piyasalaştırma ve işçileştirme adımları. Eğitime ayrılan bütçede bu politikalar doğrultusunda niteliksizleştirildi. Hepimize ait olan kamu kaynaklarının devlet okulları yerine özel okullara aktarılması ortak geleceğimize ve en önemli birlik zemini oluşturacak olan kamusal eğitime zarar vermektedir. Eğitim sadece bireysel fayda sağlamaz, toplumsal faydamız ve ortak geleceğimiz için en önemli kazanç ve yatırımdır. Laik, bilimsel, kamusal ve karma eğitim mücadelesi çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğine sahip çıkma mücadelesidir. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tüm çocuklarımızın laik, bilimsel eğitim hakkından sorumludur. MEB’i sorumluluğunun gereğini yapmaya davet ediyoruz. Tüm velilere çağrımızdır. Yalnız değilsiniz. Çocuklarınızın laik, bilimsel eğitim hakkını ihlal eden her uygulamada bize ulaşın. Hukuki, demokratik tüm haklarınız için yanınızda olacağız. Hiçbir veli yalnız yürümeyecek. Hiçbir çocuk yalnız büyümeyecek.   Öğrenci Veli Derneği Kocaeli Şubesi Başkanı: AYŞE IRMAK
Kocaeli Veli-Der 2024-2025 eğitim öğretim yılının son günlerinde eğitim sisteminde tüm tarafların yaşadığı sıkıntıları dile getiren basın açıklaması yaptı.

Kocaeli Veli-Der İzmit Sabri Yalım Parkında yaptığı basın açıklamasıyla 2024-2025 eğitim öğretim yılında başta öğrenciler, öğrenci velileri,öğretmenler olmak üzere sistemin içinde bulunan tum tarafların sorunlarını dile getirdi. Veli-Der üyeleri ile Kocaeli'deki STK ların katılım sağladığı basın açıklamasını dernek başkanı Ayşe Irmak okurken AKP zihniyetinin eğitim sistemine yerleştirmeye çalıştığı cemaat-tarikat ilişkisi ÇEDES başta olmak üzere çocuk işçiliği projesi MESEM gibi konulara vurgu yaptı.

Kocaeli Veli-Der Başkanı Ayşe Irmak'ın okuduğu basın açıklamasının tam metni şöyle:

DEĞERLİ KOCAELİ HALKI, DEĞERLİ BASIN EMEKÇİLERİ

2024 - 2025 eğitim-öğretim yılı sona erdi. Ancak milyonlarca çocuğumuz bu yılı karınları aç, zihinleri yorgun, umutları eksik tamamladı. OECD ülkelerinin büyük çoğunluğunda okul yemeği devlet tarafından sağlanırken, Türkiye hâlâ çocuklarını aç bırakmaya devam etmektedir.
Artan ekonomik kriz, yoksulluğun derinleşmesi ve kamusal sosyal politikalardaki yetersizlikler, bu yıl da en çok çocukları ve eğitimi vurdu. Bugün Türkiye'de yüz binlerce çocuk okula kahvaltı yapmadan, öğle yemeği olmadan gidiyor. 15 yaş altındaki her iki çocuktan biri yoksulluk riski altında yaşıyor. Bu durum yalnızca bir sağlık sorunu değil; çocukların eğitim hakkının, beslenme hakkının, insanca yaşama hakkının sistematik olarak ihlal edilmesidir.
2025-2026 eğitim yılı başlamadan önce, her okulda bir öğün ücretsiz ve sağlıklı okul yemeği uygulaması başlatılmalıdır.

1-Zorunlu Parasız Eğitim Süresine Dokunma! Okul Öncesi de Zorunlu ve Parasız Olmalıdır!

Eğitim çocuklarımızın gelecek yaşantısını değiştirmek için tek umut. Eğitimin kamusal, parasız, kapsayıcı, eşit olması hem çocuklarımız hem de ülkemiz açısından vazgeçilmez iken eğitim süresi tartışmaya açılmaktadır. Yoksulluğun artışı ve eğitimin paralı olması, eğitimin bilimsel niteliğinin ortadan kaldırılmasının sonucu okul terkleri artmaktadır. Okul terkleri son 3 yılda bir buçuk milyonun üzerine (1 Milyon 578 bin) çıkmıştır.

Zorunlu parasız eğitim süresi tartışmalarına son verilmeli, çocukların en temel kamusal hakkı olan okul öncesi de zorunlu ve parasız olmalıdır.

2) ÇEDES Başta Olmak Üzere Diyanet ve Tarikatlarla Yapılan Tüm Protokol ve İş Birlikleri, Projeler Sonlandırılmalıdır! STK Adıyla Tarikat Yapılarına Aktarılan Kaynaklar, Destekler Geri Alınmalı Kamusal Eğitim İçin Kullanılmalı, Özel Öğretim Kurumları ve Tarikat Okulları, Yurtları Kamulaştırılmalıdır!

Eğitim kamusal haktır. Meta değildir. Yurttaşlık hakkıdır. Parayla satın alınamaz. Eğitim 1739 Milli Eğitim Temel Kanunu’nda da belirtildiği gibi yalnızca kamu emekçileri, eğitim emekçileri eliyle gerçekleştirilebilir. Eğitimci niteliği taşımayan kişilerin okullarda, yurtlarda, STK adı altındaki tarikat yapılarının yerlerinde, 4-6 yaş Kuran kurslarında faaliyet yürütmesi eğitim hakkı, çocuk hakkı ihlalidir.

3- Çocuklarımız ideolojik ve ekonomik çıkarlar uğruna sistematik olarak sömürülmektedir. Bu günkü iktidar, sermaye ile kurduğu çıkar ilişkileri ve sermayenin talepleri doğrultusunda çocuk emeğini ucuz iş gücü olarak kullanmanın dozunu giderek artırmaktadır. TÜİK verilerine göre kayıtlı toplam çocuk işçi sayısı 2023 yılında 759 bin iken 2024 yılında 869 bine yükselmiştir. Bu sayıya MEB eliyle MESEM adı altında işçileştirilen çocuklar ve kayıt dışı çalıştırılan çocuklar dahil edildiğinde sayı 2 milyonu aşmaktadır. SGK kayıtlarına göre 2023 yılında 18 yaşın altında 45 çocuk iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi bildirimlerine göre son 12 yılda en az 764 çocuk işçi hayatını kaybetmiştir. MEB bu sayılarla yetinmemiş olacak ki, işverenlerin ara elaman temininde zorluk çektikleri iddialarına karşılık zorunlu eğitimin süresini tartışmaya açmakta, daha fazla çocuğun işgücü haline gelmesinin yollarını aramaktadır. 

Okulda olması gereken çocukları işverenlere teslim eden MEB, adeta “çocuk işçi bulma kurumu” gibi çalışmaktadır.  Eğitimde tüm çocukların temel hakkıdır ve kamucu politikalarla şekillendirilmelidir. 

4- Karma eğitim bir tercih değil bir haktır. Tercih adıyla bir hak tartışmaya açılamaz, kaldırılamaz. Karma eğitim hakkı pedagojik ve bilimsel bir gerçektir. Yalnızca 2013-2018 arası TÜİK verilerinde her 5 kadından birinin çocuk yaşta evlendirildiği verilerde yer almaktadır. Çocuk yaşta evliliklerin bu denli arttığı bir dönemde eğitim süresinin azaltılması, karma eğitimin kaldırılması çocuk yaşta evlilikleri daha da artıracaktır.
Karma eğitim hakkının kaldırılması açıklamalarına, karma eğitimin kaldırılma uygulamalarına son verilmelidir. Tüm eğitim kademeleri ve okul türlerinde karma eğitim bir an önce hayata geçirilmelidir. 

5- 8 Nisan tarihinde proje okullarına yapılan öğretmen atamalarının ve yönetici görevlendirmelerinin sonuçları açıklandığında tarihin en kapsamlı “öğretmen kıyımının” yapıldığı da anlaşıldı. Bu uygulamanın ortaya çıktığı 2016 yılında nasıl ki “kamusal eğitim hakkımızdan sorumlu bir bakanlık okulları niteliksiz olarak adlandırılamaz, projeniz değiliz” diyerek itirazımızı yükselttiysek bugün de bu haksız hukuksuz uygulamaya karşı çocuklarımız ve biz veliler günlerce okul önlerinde, bahçelerinde ve alanlarda eylem yaptık. Okullar kamu kurumlarıdır, kimsenin özel işletmesi değildir. Bu nedenle de, proje okul uygulamasına ve buralarda yaşanan öğretmen kıyımına karşı durmak geleceğimizi ve kamuyu savunmak demektir.

6- Yarışa, Rekabete, Elemeye Dayalı Merkezi Sınav Sistemi Uygulamalarına Son Verilmelidir! Sınav Ücretleri Kaldırılmalıdır! Her öğrencinin ilgi, yetenek ve becerileri doğrultusunda desteklendiği, okul türleri uygulamasına son verildiği, eşit, kapsayıcı, parasız, laik, bilimsel eğitime erişebildiği, toplumsal faydanın esas alındığı bir eğitim sistemi tüm çocukların, gençlerin en temel hakkıdır.

7- 18 Mart tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi ve ardından 19 Mart’ta sabaha karşı İstanbul Büyükşehir Belediyesi merkezli bir operasyonla çok sayıda isimin gözaltına alındı. Başlayan bu süreçte kitlesel protestolar yaşandı ve yaşananlara dönük protestolar, toplantılar ve gösterilere en etkin ve kitlesel olarak katılan kesim bu dönemde üniversite öğrencileri oldu. 
Anayasa ve yasalarla güvence altına alınmış haklarını kullanan öğrenciler kanuna aykırı bir şekilde baskıya maruz kalmış,  şiddet görmüş ve özgürlüklerinden mahrum bırakılmıştır. Toplam 301 genç tutuklanmıştır. Göz altıların başladığı ilk günden bugüne çocuklarımızın, tüm anne babaların yanında olmayı, dayanışmayı nasıl büyüteceğimizi konuştuk. Önce Öğrenci Veli Derneği olarak yaptığımız açıklama ile tüm anne babaları, dayanışma için gönüllü olmak isteyen herkesi birlikte bir dayanışma ağı örmeye çağırdık. Günlerdir çocuklarımız için adliye, cezaevi arası koşturan anne babalardık. Haliyle adımız da Anne Baba Dayanışma Ağı olsun dedik.  Başta İstanbul olmak üzere İzmir, Ankara, Bursa ve Edirne’de Anne Baba Dayanışma Ağlarını kurarak ailelerin birçoğuna ulaşarak hem sosyal medya ve ulusal kanallar üzerinden çağrılar yaparak hem de cezaevleri ve adliyelerin önünden yaptığımız çağrılar, kurum ziyaretleri ile meseleyi toplumsallaştırdık. Bunun sonucunda da tüm gençler zaman içinde serbest kaldı. Davası devam eden ya da barınma ve burs hakkı elinden alınmış gençler ile dayanışmamız gençler tüm haklarına kavuşuncaya kadar devam edecek.

8- Her yıl bütçede görüşmelerinde iktidar ve MEB tarafından, bütçede aslan payı eğitimin açıklamalarının bir aldatmaca olduğu iktidarın sorunları değil algıyı yönetme çabası olarak değerlendiriyoruz.

 2016 yılında yüzde 13,3 olan MEB bütçesinin merkezi yönetim bütçesi içindeki payı her yıl düşerek 2024 yılında yüzde 9.9’a geriledi.
Türkiye’de 25 yıl önce, 1989-1990 eğitim öğretim yılında sadece iki ilde taşımalı eğitim vardı. Çağ atladık dediler, son 22 yılda 19 bin 708 köy okulu kapatıldı. Eğitimin temel ilkelerinden olan eğitime erişim ilkesi ortadan kaldırıldı, taşımalı eğitim ülkemizin her yerinde bütün illerde uygulanır hale geldi. Bir an önce kısa vadede tasarruf gerekçesi ile sınırlama getirilen taşıma işlemine geri dönülmeli. Uzun vadede ise köy okulları yeniden açılarak taşımalı eğitime son verilmelidir.

10- AKP iktidarı 2002 yılından bu yana eğitimde hiç değişmeyen üç temel hat izledi: dinselleştirme, piyasalaştırma ve işçileştirme adımları. Eğitime ayrılan bütçede bu politikalar doğrultusunda niteliksizleştirildi. Hepimize ait olan kamu kaynaklarının devlet okulları yerine özel okullara aktarılması ortak geleceğimize ve en önemli birlik zemini oluşturacak olan kamusal eğitime zarar vermektedir. Eğitim sadece bireysel fayda sağlamaz, toplumsal faydamız ve ortak geleceğimiz için en önemli kazanç ve yatırımdır.

Laik, bilimsel, kamusal ve karma eğitim mücadelesi çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğine sahip çıkma mücadelesidir. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tüm çocuklarımızın laik, bilimsel eğitim hakkından sorumludur. MEB’i sorumluluğunun gereğini yapmaya davet ediyoruz.
Tüm velilere çağrımızdır. Yalnız değilsiniz. Çocuklarınızın laik, bilimsel eğitim hakkını ihlal eden her uygulamada bize ulaşın. Hukuki, demokratik tüm haklarınız için yanınızda olacağız. Hiçbir veli yalnız yürümeyecek. Hiçbir çocuk yalnız büyümeyecek.
 

Öğrenci Veli Derneği Kocaeli Şubesi Başkanı: AYŞE IRMAK

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kocaelidetay.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Adana escort Çukurova escort Seyhan escort Ankara escort Mamak escort Etimesgut escort Polatlı escort Pursaklar escort Haymana escort Çankaya escort Keçiören escort Sincan escort izmir escort aliağa escort balçova escort bayındır escort bayraklı escort bergama escort beydağ escort bornova escort buca escort çeşme escort çiğli escort dikili escort foça escort gaziemir escort güzelbahçe escort karabağlar escort karaburun escort karşıyaka escort kemalpaşa escort kiraz escort kınık escort konak escort menderes escort menemen escort narlıdere escort ödemiş escort seferihisar escort selçuk escort tire escort torbalı escort urla escort bostanlı escort mavişehir escort alsancak escort üçyol escort bursa escort altınşehir escort gemlik escort görükle escort gürsu escort inegöl escort kestel escort mudanya escort nilüfer escort orhangazi escort soğanlı escort yıldırım escort antalya escort akseki escort aksu escort belek escort demre escort döşemealtı escort elmalı escort finike escort gazipaşa escort gündoğmuş escort ibradı escort kaş escort kemer escort kepez escort konyaaltı escort korkuteli escort kumluca escort lara escort manavgat escort muratpaşa escort serik escort alanya escort Eskişehir escort Gaziantep escort Şahinbey escort Nizip escort Şehitkamil escort İstanbul escort Merter escort Nişantaşı escort Şerifali escort Maltepe escort Sancaktepe escort Eyüpsultan escort Şişli escort Kayaşehir escort Büyükçekmece escort Beşiktaş escort Mecidiyeköy escort Zeytinburnu escort Sarıyer escort Bayrampaşa escort Fulya escort Beyoğlu escort Başakşehir escort Tuzla escort Beylikdüzü escort Pendik escort Bağcılar escort Ümraniye escort Üsküdar escort Esenyurt escort Küçükçekmece escort Esenler escort Güngören escort Kurtköy escort Bahçelievler escort Sultanbeyli escort Ataşehir escort Kağıthane escort Fatih escort Çekmeköy escort Çatalca escort Bakırköy escort Kadıköy escort Avcılar escort Beykoz escort Kartal escort şirinevler escort Kayseri escort Kocaeli escort Gebze escort İzmit escort Malatya escort Manisa escort Mersin escort Yenişehir escort Mezitli escort Erdemli escort Silifke escort Akdeniz escort Anamur escort tarsus escort Muğla escort Bodrum escort Milas escort Dalaman escort Marmaris escort Fethiye escort Datça escort Samsun escort Atakum escort İlkadım escort Aydın escort Bolu escort Denizli escort Diyarbakır escort Düzce escort Konya escort Kütahya escort Sakarya escort