Mecidiyeköy escort Şişli escort Bakırköy escort Halkalı escort Avcılar escort Şirinevler escort Bahçeşehir escort Taksim escort Beşiktaş escort Kartal escort Kadıköy escort Ümraniye escort Anadolu Yakası escort Maltepe escort Beylikdüzü escort Pendik escort Avrupa yakası escort Adana escort Kocaeli escort Antalya escort Gaziantep escort beşiktaş escort ataköy escort şişli escort eskişehir escort fethiye escort sakarya escort muğla escort malatya escort samsun escort denizli escort konya escort kayseri escort ankara escort bursa escort

Erzurum Evden Eve Nakliyat Aşkale Evden Eve Nakliyat Aziziye Evden Eve Nakliyat Çat Evden Eve Nakliyat Hınıs Evden Eve Nakliyat Horasan Evden Eve Nakliyat İspir Evden Eve Nakliyat Karayazı Evden Eve Nakliyat Karaçoban Evden Eve Nakliyat Köprüköy Evden Eve Nakliyat Narman Evden Eve Nakliyat Palandöken Evden Eve Nakliyat Olur Evden Eve Nakliyat Otlu Evden Eve Nakliyat Pazaryolu Evden Eve Nakliyat Pasinler Evden Eve Nakliyat Şenkaya Evden Eve Nakliyat Tekman Evden Eve Nakliyat Tortum Evden Eve Nakliyat Uzundere Evden Eve Nakliyat Yakutiye Evden Eve Nakliyat

Gebze escort bayan

Bir Çok Ülkede Z Kuşağı Hükümetleri Deviriyor!

Dünya (Web Sitesi) - Web Sitesi | 13.10.2025 - 08:27, Güncelleme: 13.10.2025 - 08:27
 

Bir Çok Ülkede Z Kuşağı Hükümetleri Deviriyor!

Dünyanın dört bir yanında 13 ile 28 yaş arası gençlerin öncülük ettiği "Z Kuşağı Protestoları" hükümetleri değiştirmede etkili oluyor.
Fas'tan Madagaskar'a, Paraguay'dan Peru'ya kadar Z kuşağı, öfkelerini hükümetlere yönelterek değişim talep ediyor. Dünyanın dört bir yanında 13 ile 28 yaş arası gençlerin öncülük ettiği bu tip protestolar yayılıyor. Bu hareketlerin ortak noktası, katılanların genç olması kadar, protestoların sosyal medyadan tetiklenmesi ve beslenmesi. Ancak uzmanlar, sosyal medyanın aynı zamanda bu hareketlerin kendi çöküşlerini de barındırabileceği uyarısında bulunuyor. - Madagaskar'da elektrik ve su kesintilerine yönelik protestolar hükümeti devirdi. - Nepal'de yolsuzluk ve kayırmacılığa karşı gösteriler başbakanın istifasına yol açtı. - Kenya'da Z kuşağı gençleri sokaklara ve sosyal medyaya çıkarak hükümetten hesap verebilirlik ve reform talep etti. - Peru'da gençler, otobüs ve taksi şoförleriyle birlikte kongreye yürüyerek yolsuzluk skandallarına ve artan güvensizliğe karşı ayaklandı. - Endonezya'da gündelik işçiler sosyal yardımlardaki kesintileri protesto etti. - Fas ise yıllardır görülmeyen büyüklükte hükümet karşıtı mitinglere sahne oldu. Göstericiler daha iyi sağlık hizmetleri ve eğitim talep ederken, Dünya Kupası organizasyonu için inşa edilen stadyumlara milyarlarca dolar harcanmasına karşı çıktı. Bu protesto hareketlerinin hepsinde sosyal medya merkezi bir rol oynadı. Sosyal medya söylem, dayanışma ve taktiksel koordinasyon için önemli bir platform haline gelirken, gençler başka ülkelerde neler olup bittiğini bu vasıtayla keşfetti. Alman Küresel ve Saha Çalışmaları Enstitüsü'nden Janjira Sombatpoonsiri'ye göre, bunlar dijital iletişimin şekillendirdiği 15 yıllık gençlik hareketlerinin son halkaları. Bu dalga, 2010 –11 Arap Baharı'nı, 2011'deki Wall Street'i İşgal Et hareketini, 2011–12'de İspanya'daki kemer sıkma karşıtı "Indignados" (Öfkeliler) hareketini, ayrıca Tayland'daki (2020 –21), Sri Lanka'daki (2022) ve Bangladeş'teki (2024) demokrasi yanlısı protestoları da kapsıyor. 'Yolsuzluk somutlaşıyor' ABD merkezli Carnegie Endowment for International Peace düşünce kuruluşundan kıdemli araştırmacı Steven Feldstein, bu olguyu daha da geriye götürüyor. Feldstein, 2001'de Filipinler'deki İkinci Halk Gücü Devrimi'ni örnek veriyor ve SMS mesajlaşmasının merkezi rolüne işaret ediyor: "Gençlerin teknolojiyi kitlesel hareketler için kullanması yeni değil." Ama bugün fark yaratan şey, teknolojinin ulaştığı inanılmaz seviyeler. Akıllı telefonların, sosyal medyanın, mesajlaşma uygulamalarının ve son olarak yapay zekânın yaygın kullanımı, insanların harekete geçmesini çok daha kolay hale getiriyor. Feldstein, "Z kuşağının büyüdüğü ortam, onların iletişim biçimi bu. Bu kuşağın kendini örgütleme biçimi bunun doğal bir yansıması" diyor. Görüntüler ve paylaşımlar eskisinden çok daha uzağa ve hızlı yayılıyor; öfkeyi ve dayanışmayı büyütüyor. Australian National University'den sosyolog Athena Charanne Presto şöyle diyor: "Sosyal medya, bir yaşam tarzı paylaşımı gibi görünen şeyi politik bir kanıta ve pek çok durumda bir protesto çağrısına dönüştürdü. "Yolsuzluk, raporlar veya yasal süreçlerde dile getirildiğinde soyut görünebilir ama insanlar bunu cihazlarında gördüğünde, yolsuzluk somutlaşıyor. "Artık malikâneler, spor arabalar, lüks alışveriş torbaları biçiminde karşımıza çıktığında, elitlerin ayrıcalıklarıyla günlük zorluklar arasındaki mesafe kişisel bir hakarete dönüşüyor. Yolsuzluğun yapısal ve soyut fikri, anlaşılabilir parçalara ayrılıyor." Eylül ayında Nepal'de de böyle oldu. Bir siyasetçinin oğlunun lüks marka kutularından yapılmış bir Noel ağacının yanında poz verdiği Instagram fotoğrafı protestoları tetikledi. Filipinler'de de benzer bir etki yarattı. Presto bu meseleleri açıklarken de "Nepal'de olduğu gibi bu fotoğraf Filipinli gençlerde de yankı uyandırdı, çünkü zaten bildikleri bir şeyi görselleştirdi: Siyasi elitler lüks içinde yaşıyordu" diyor. Sosyal medya aynı zamanda protesto taktiklerinin sınırlar ötesinde de paylaşılmasını sağladı.Taylan'daki eylemciler, Hong Kong'daki "su gibi ol" taktiğini kullandı ve polisi yanıltmak için eylem yerlerini son dakikada Telegram uygulaması üzerinden değiştirdi. 2019'daki Hong Kong protestolarından doğan pan-Asya demokrasi yanlısı ağ #MilkTeaAlliance, Myanmar, Tayland ve başka ülkelerdeki aktivistler için bir merkez haline geldi. Taylandlı protestocular, örneğin, Hong Kong'un "su gibi olun" taktiğini benimsedi. Miting yerini Telegram kanallarında son dakikada değiştirerek polis barikatlarını aştılar. Sombatpoonsiri bununla alakalı olarak "Bu taktik, gözetimden ve tutuklamalardan kaçabilmelerini sağladı" diyor. İki tarafı keskin bıçak Çevrimiçi muhalefet yayıldıkça birçok otoriter rejim sansür ve şiddetle karşılık verdi. Ancak uzmanlar, bu baskıların çoğunlukla ters teptiğini söylüyor. Nitekim devlet şiddetinin canlı yayınlanan görüntüleri, halk öfkesini körüklediğinde daha büyük gösteriler patlak verebiliyor. 2024'te Bangladeş'te yaşananlar buna örnek: Awami Birliği hükümeti interneti kesti, muhalifleri Dijital Güvenlik Yasası kapsamında tutukladı ve öğrenci eylemcilere gerçek mermiyle ateş açtı. Ancak polis kurşunuyla öldürülen öğrenci Abu Sayed'in fotoğrafı, onu bir kahraman yaptı ve daha büyük kalabalıkları sokaklara döktü. Benzer görüntüler Sri Lanka, Endonezya ve Nepal'de de görüldü; göstericilerin öldürülmesi öfkeyi büyüttü, talepleri sertleştirdi ve bazı durumlarda hükümetleri devirdi. Ancak sosyal medya protesto hareketlerini güçlendirirken, bir yandan da bu hareketleri bölünmeye ve baskıya açık hale getiriyor. Sombatpoonsiri lidersiz örgütlenmenin "esneklik ve eşitlik" getirdiğini söylüyor, ancak bu grupları sızmalara, şiddete ve gündemin değişmesine açık hale getirdiğine inanıyor. Kraliyetle yönetilen Tayland'da TaylandCumhuriyeti gibi etiketler ve komünistlerin yer aldığı paylaşımlar potansiyel müttefikleri yabancılaştırınca, çevrimiçi tartışmalar 2020'deki demokrasi yanlısı hareketi parçalamıştı. Nepal ve Bangladeş'te de gevşek bir şekilde koordine edilen gösteriler şiddet olaylarına dönüştü. Bu arada araştırmalar, yönetimlerin dijital araçları siyasi eylemcilerin aleyhine çevirdiğini gösteriyor. Sombatpoonsiri "Arap Baharı'ndan bu yana yönetimler yapay zeka destekli izlemelere başladılar. Daha sıkı sansür ve baskıcı yasalar siyasi eylemcilerin sürekli bir tehlikeyle çalışmasına neden oldu" diyor. Uzmanlar aynı zamanda, sosyal medya öncülüğündeki eylemlerin uzun vadeli etkileri konusunda tartışıyor. 2020'de Harvard Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre 1980'li ve 90'lı yıllarda silahsız eylemler % 65 oranında başarılı olurken, 2010-2019 arasında bu oran % 34'e geriledi. Sombatpoonsiri "Kitlesel hareketler hükümetleri ya da rejimleri değiştirse de, uzun vadeli dönüşüm garanti olmaktan uzak" diyor. "Suriye, Myanmar ve Yemen'de olduğu gibi protestolar iç savaşlara dönüşebilir ve rakip güçlerin iktidar mücadelesini başlatabilir. Ya da reformlar önceki rejimlerin altyapısını çözmekte başarısız olursa, Mısır, Tunus ve Sırbistan'da olduğu gibi, otokrat yönetimler geri dönüp, nüfuzlarını konsolide edebilir." Etiketlerin ötesi Felstein "Sosyal medya yapısı itibarıyla uzun vadeli değişim için tasarlanmış bir şey değil. Sürdürülebilirlik için algoritmalara, öfkeye ve etiketlere bağımlısınız" diyor. "Değişim için insanların parçalı bir çevrimiçi hareketten, çevrimiçi olduğu kadar fiziksel bağlar da kurabilecek daha uzun vadeli vizyona geçmesi gerek." Uzmanlar ayrıca "ikili stratejilerin" önemini de vurguluyor. Sombatpoonsiri "Bu stratejiler çevrimiçi aktivizm ile, grevler ve gösteriler gibi geleneksel protesto formlarını birleştirmeli" diyor. "Aynı derecede önemli olan bir başka nokta da sivil toplum, siyasi partiler, kurumsal aktörler ve çevrimiçi hareketlerin işbirliğini güçlendiren geniş tabanlı ittifaklar."
Dünyanın dört bir yanında 13 ile 28 yaş arası gençlerin öncülük ettiği "Z Kuşağı Protestoları" hükümetleri değiştirmede etkili oluyor.

Fas'tan Madagaskar'a, Paraguay'dan Peru'ya kadar Z kuşağı, öfkelerini hükümetlere yönelterek değişim talep ediyor. Dünyanın dört bir yanında 13 ile 28 yaş arası gençlerin öncülük ettiği bu tip protestolar yayılıyor.

Bu hareketlerin ortak noktası, katılanların genç olması kadar, protestoların sosyal medyadan tetiklenmesi ve beslenmesi.

Ancak uzmanlar, sosyal medyanın aynı zamanda bu hareketlerin kendi çöküşlerini de barındırabileceği uyarısında bulunuyor.

- Madagaskar'da elektrik ve su kesintilerine yönelik protestolar hükümeti devirdi.

- Nepal'de yolsuzluk ve kayırmacılığa karşı gösteriler başbakanın istifasına yol açtı.

- Kenya'da Z kuşağı gençleri sokaklara ve sosyal medyaya çıkarak hükümetten hesap verebilirlik ve reform talep etti.

- Peru'da gençler, otobüs ve taksi şoförleriyle birlikte kongreye yürüyerek yolsuzluk skandallarına ve artan güvensizliğe karşı ayaklandı.

- Endonezya'da gündelik işçiler sosyal yardımlardaki kesintileri protesto etti.

- Fas ise yıllardır görülmeyen büyüklükte hükümet karşıtı mitinglere sahne oldu.

Göstericiler daha iyi sağlık hizmetleri ve eğitim talep ederken, Dünya Kupası organizasyonu için inşa edilen stadyumlara milyarlarca dolar harcanmasına karşı çıktı.

Bu protesto hareketlerinin hepsinde sosyal medya merkezi bir rol oynadı. Sosyal medya söylem, dayanışma ve taktiksel koordinasyon için önemli bir platform haline gelirken, gençler başka ülkelerde neler olup bittiğini bu vasıtayla keşfetti.

Alman Küresel ve Saha Çalışmaları Enstitüsü'nden Janjira Sombatpoonsiri'ye göre, bunlar dijital iletişimin şekillendirdiği 15 yıllık gençlik hareketlerinin son halkaları.

Bu dalga, 2010 –11 Arap Baharı'nı, 2011'deki Wall Street'i İşgal Et hareketini, 2011–12'de İspanya'daki kemer sıkma karşıtı "Indignados" (Öfkeliler) hareketini, ayrıca Tayland'daki (2020 –21), Sri Lanka'daki (2022) ve Bangladeş'teki (2024) demokrasi yanlısı protestoları da kapsıyor.

'Yolsuzluk somutlaşıyor'

ABD merkezli Carnegie Endowment for International Peace düşünce kuruluşundan kıdemli araştırmacı Steven Feldstein, bu olguyu daha da geriye götürüyor.

Feldstein, 2001'de Filipinler'deki İkinci Halk Gücü Devrimi'ni örnek veriyor ve SMS mesajlaşmasının merkezi rolüne işaret ediyor:

"Gençlerin teknolojiyi kitlesel hareketler için kullanması yeni değil."

Ama bugün fark yaratan şey, teknolojinin ulaştığı inanılmaz seviyeler. Akıllı telefonların, sosyal medyanın, mesajlaşma uygulamalarının ve son olarak yapay zekânın yaygın kullanımı, insanların harekete geçmesini çok daha kolay hale getiriyor.

Feldstein, "Z kuşağının büyüdüğü ortam, onların iletişim biçimi bu. Bu kuşağın kendini örgütleme biçimi bunun doğal bir yansıması" diyor.

Görüntüler ve paylaşımlar eskisinden çok daha uzağa ve hızlı yayılıyor; öfkeyi ve dayanışmayı büyütüyor.

Australian National University'den sosyolog Athena Charanne Presto şöyle diyor:

"Sosyal medya, bir yaşam tarzı paylaşımı gibi görünen şeyi politik bir kanıta ve pek çok durumda bir protesto çağrısına dönüştürdü.

"Yolsuzluk, raporlar veya yasal süreçlerde dile getirildiğinde soyut görünebilir ama insanlar bunu cihazlarında gördüğünde, yolsuzluk somutlaşıyor.

"Artık malikâneler, spor arabalar, lüks alışveriş torbaları biçiminde karşımıza çıktığında, elitlerin ayrıcalıklarıyla günlük zorluklar arasındaki mesafe kişisel bir hakarete dönüşüyor. Yolsuzluğun yapısal ve soyut fikri, anlaşılabilir parçalara ayrılıyor."

Eylül ayında Nepal'de de böyle oldu. Bir siyasetçinin oğlunun lüks marka kutularından yapılmış bir Noel ağacının yanında poz verdiği Instagram fotoğrafı protestoları tetikledi.

Filipinler'de de benzer bir etki yarattı.

Presto bu meseleleri açıklarken de "Nepal'de olduğu gibi bu fotoğraf Filipinli gençlerde de yankı uyandırdı, çünkü zaten bildikleri bir şeyi görselleştirdi: Siyasi elitler lüks içinde yaşıyordu" diyor.

Sosyal medya aynı zamanda protesto taktiklerinin sınırlar ötesinde de paylaşılmasını sağladı.Taylan'daki eylemciler, Hong Kong'daki "su gibi ol" taktiğini kullandı ve polisi yanıltmak için eylem yerlerini son dakikada Telegram uygulaması üzerinden değiştirdi.

2019'daki Hong Kong protestolarından doğan pan-Asya demokrasi yanlısı ağ #MilkTeaAlliance, Myanmar, Tayland ve başka ülkelerdeki aktivistler için bir merkez haline geldi.

Taylandlı protestocular, örneğin, Hong Kong'un "su gibi olun" taktiğini benimsedi. Miting yerini Telegram kanallarında son dakikada değiştirerek polis barikatlarını aştılar.

Sombatpoonsiri bununla alakalı olarak "Bu taktik, gözetimden ve tutuklamalardan kaçabilmelerini sağladı" diyor.

İki tarafı keskin bıçak

Çevrimiçi muhalefet yayıldıkça birçok otoriter rejim sansür ve şiddetle karşılık verdi.

Ancak uzmanlar, bu baskıların çoğunlukla ters teptiğini söylüyor. Nitekim devlet şiddetinin canlı yayınlanan görüntüleri, halk öfkesini körüklediğinde daha büyük gösteriler patlak verebiliyor.

2024'te Bangladeş'te yaşananlar buna örnek: Awami Birliği hükümeti interneti kesti, muhalifleri Dijital Güvenlik Yasası kapsamında tutukladı ve öğrenci eylemcilere gerçek mermiyle ateş açtı.

Ancak polis kurşunuyla öldürülen öğrenci Abu Sayed'in fotoğrafı, onu bir kahraman yaptı ve daha büyük kalabalıkları sokaklara döktü.

Benzer görüntüler Sri Lanka, Endonezya ve Nepal'de de görüldü; göstericilerin öldürülmesi öfkeyi büyüttü, talepleri sertleştirdi ve bazı durumlarda hükümetleri devirdi.

Ancak sosyal medya protesto hareketlerini güçlendirirken, bir yandan da bu hareketleri bölünmeye ve baskıya açık hale getiriyor.

Sombatpoonsiri lidersiz örgütlenmenin "esneklik ve eşitlik" getirdiğini söylüyor, ancak bu grupları sızmalara, şiddete ve gündemin değişmesine açık hale getirdiğine inanıyor.

Kraliyetle yönetilen Tayland'da TaylandCumhuriyeti gibi etiketler ve komünistlerin yer aldığı paylaşımlar potansiyel müttefikleri yabancılaştırınca, çevrimiçi tartışmalar 2020'deki demokrasi yanlısı hareketi parçalamıştı.

Nepal ve Bangladeş'te de gevşek bir şekilde koordine edilen gösteriler şiddet olaylarına dönüştü.

Bu arada araştırmalar, yönetimlerin dijital araçları siyasi eylemcilerin aleyhine çevirdiğini gösteriyor.

Sombatpoonsiri "Arap Baharı'ndan bu yana yönetimler yapay zeka destekli izlemelere başladılar. Daha sıkı sansür ve baskıcı yasalar siyasi eylemcilerin sürekli bir tehlikeyle çalışmasına neden oldu" diyor.

Uzmanlar aynı zamanda, sosyal medya öncülüğündeki eylemlerin uzun vadeli etkileri konusunda tartışıyor.

2020'de Harvard Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre 1980'li ve 90'lı yıllarda silahsız eylemler % 65 oranında başarılı olurken, 2010-2019 arasında bu oran % 34'e geriledi.

Sombatpoonsiri "Kitlesel hareketler hükümetleri ya da rejimleri değiştirse de, uzun vadeli dönüşüm garanti olmaktan uzak" diyor.

"Suriye, Myanmar ve Yemen'de olduğu gibi protestolar iç savaşlara dönüşebilir ve rakip güçlerin iktidar mücadelesini başlatabilir. Ya da reformlar önceki rejimlerin altyapısını çözmekte başarısız olursa, Mısır, Tunus ve Sırbistan'da olduğu gibi, otokrat yönetimler geri dönüp, nüfuzlarını konsolide edebilir."

Etiketlerin ötesi

Felstein "Sosyal medya yapısı itibarıyla uzun vadeli değişim için tasarlanmış bir şey değil. Sürdürülebilirlik için algoritmalara, öfkeye ve etiketlere bağımlısınız" diyor.

"Değişim için insanların parçalı bir çevrimiçi hareketten, çevrimiçi olduğu kadar fiziksel bağlar da kurabilecek daha uzun vadeli vizyona geçmesi gerek."

Uzmanlar ayrıca "ikili stratejilerin" önemini de vurguluyor.

Sombatpoonsiri "Bu stratejiler çevrimiçi aktivizm ile, grevler ve gösteriler gibi geleneksel protesto formlarını birleştirmeli" diyor.

"Aynı derecede önemli olan bir başka nokta da sivil toplum, siyasi partiler, kurumsal aktörler ve çevrimiçi hareketlerin işbirliğini güçlendiren geniş tabanlı ittifaklar."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kocaelidetay.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
Adana escort Çukurova escort Seyhan escort Ankara escort Mamak escort Etimesgut escort Polatlı escort Pursaklar escort Haymana escort Çankaya escort Keçiören escort Sincan escort izmir escort aliağa escort balçova escort bayındır escort bayraklı escort bergama escort beydağ escort bornova escort buca escort çeşme escort çiğli escort dikili escort foça escort gaziemir escort güzelbahçe escort karabağlar escort karaburun escort karşıyaka escort kemalpaşa escort kiraz escort kınık escort konak escort menderes escort menemen escort narlıdere escort ödemiş escort seferihisar escort selçuk escort tire escort torbalı escort urla escort bostanlı escort mavişehir escort alsancak escort üçyol escort bursa escort altınşehir escort gemlik escort görükle escort gürsu escort inegöl escort kestel escort mudanya escort nilüfer escort orhangazi escort soğanlı escort yıldırım escort antalya escort akseki escort aksu escort belek escort demre escort döşemealtı escort elmalı escort finike escort gazipaşa escort gündoğmuş escort ibradı escort kaş escort kemer escort kepez escort konyaaltı escort korkuteli escort kumluca escort lara escort manavgat escort muratpaşa escort serik escort alanya escort Eskişehir escort Gaziantep escort Şahinbey escort Nizip escort Şehitkamil escort İstanbul escort Merter escort Nişantaşı escort Şerifali escort Maltepe escort Sancaktepe escort Eyüpsultan escort Şişli escort Kayaşehir escort Büyükçekmece escort Beşiktaş escort Mecidiyeköy escort Zeytinburnu escort Sarıyer escort Bayrampaşa escort Fulya escort Beyoğlu escort Başakşehir escort Tuzla escort Beylikdüzü escort Pendik escort Bağcılar escort Ümraniye escort Üsküdar escort Esenyurt escort Küçükçekmece escort Esenler escort Güngören escort Kurtköy escort Bahçelievler escort Sultanbeyli escort Ataşehir escort Kağıthane escort Fatih escort Çekmeköy escort Çatalca escort Bakırköy escort Kadıköy escort Avcılar escort Beykoz escort Kartal escort şirinevler escort Kayseri escort Kocaeli escort Gebze escort İzmit escort Malatya escort Manisa escort Mersin escort Yenişehir escort Mezitli escort Erdemli escort Silifke escort Akdeniz escort Anamur escort tarsus escort Muğla escort Bodrum escort Milas escort Dalaman escort Marmaris escort Fethiye escort Datça escort Samsun escort Atakum escort İlkadım escort Aydın escort Bolu escort Denizli escort Diyarbakır escort Düzce escort Konya escort Kütahya escort Sakarya escort