CHP'li vekil Ali Gökçek, son günlerin tartışılan konusu olan
eğitim hakkından mahrum kalan çocukların problemlerini meclis gündemine taşıdı. Gökçek verdiği soru önergesinde "Son 10 yılda mecburi
eğitim hakkından mahrum bırakıldığı tespit edilen çocukların sayısının yıllara göre dağılımı nasıldır?" ve "Bu çocukların cinsiyete göre dağılımı nasıldır?" sorularını yöneltti.
Son günlerde 'eğitim'den mahrum kalan öğrencilerin durumuna ilişkin tartışmalar sıcaklığını korumaya devam ediyor. Milli
Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in karma eğitimi tartışmaya açan 'Gerekirse kız okulları açılabilir' açıklaması gündeme bomba gibi düşmüş ve çok sayıda eleştirinin hedefine oturmuştu.
Yaşanan tartışmaların ardından
CHP İstanbul
Milletvekili Ali Gökçek,
eğitim hakkından mahrum kalan çocukların yaşadığı problemleri TBMM gündemine taşıdı. Milli
Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi veren Gökçek, şunları kaydetti:
'ÇOCUKLAR
OKUL MÜDÜRLERİ TARAFINDAN OTOMATİK KAYDEDİLİYOR'
"Anayasa’nın 42. maddesinde 'Kimse,
eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz', 'İlköğretim kız ve erkek bütün vatandaşlar için zorunludur' hükümleri yer almaktadır. Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) '
Eğitim ve öğretim hakkının engellenmesi' başlığı altında yer alan 112. Maddesinde de 'Kişinin
eğitim ve öğretim hakkını kullanmasına engel olunması hâlinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur' denilmektedir. Yine TCK’nın 233. maddesinde de 'Aile hukukundan doğan bakım,
eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi, şikâyet üzerine, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır' hükmü bulunmaktadır.
İlköğretim ve
Eğitim Kanununun 46. Maddesinde ise 'Her çocuk, mecburi ilköğrenim çağına girdiği öğretim yılı başında 3’üncü madde gereğince ilköğretim okuluna kayıt ve kabul edilir. Her veli yahut vasi veya aile başkanı, çocuğunu zamanında ilköğretim okuluna yazdırmakla yükümlüdür' ifadesi yer almaktadır. İlgili kanuna göre her yıl derslere başlamadan en az 15 gün önce muhtarlar ile
okul müdürleri iş birliği sonucunda mecburi öğrenim çağında bulunan çocuklar tespit edilmekte, okula yazdırılmayanlar
okul müdürleri tarafından otomatik kaydedilmekte, okula devamı konusunda veliye bildirim gönderilmektedir.
'PARASAL CEZA CAYDIRICILIKTAN UZAK'
Öğrencinin velisinin yanı sıra mülki amirler, ilköğretim müfettişleri ve zabıta teşkilatı da çocuğun mecburi ilköğretim kurumuna devamını sağlamakla yükümlü kılınmıştı. Tüm uyarılara rağmen çocuğunu okula göndermeyen veliye, çocuğun okula gitmediği her gün için 15 TL para cezası verilmektedir. Buna rağmen yine göndermeyenlerin 500 TL idari para cezası ödemesi gerekmektedir. Ancak günümüz koşullarında kanunda belirtilen parasal cezanın caydırıcılıktan hayli uzak olduğu ortadadır. Bu da çeşitli sebeplerle
eğitim hakkından mahrum kalan çocuk sayısını artırmaktadır. Yetkililerin gerekli hassasiyet ve takibi yapması, çocuğunu okula göndermeyen ailelerin ivedilikle tespit edilerek gerekli tedbirlerin alınması çocukların
eğitim hayatlarının sekteye uğramaksızın devam etmesi açısından büyük önem taşımaktadır."
- Son 10 yılda mecburi
eğitim hakkından mahrum bırakıldığı tespit edilen çocukların sayısının yıllara göre dağılımı nasıldır?
- Bu çocukların cinsiyete göre dağılımı nasıldır?
- Çocuğunu okula göndermediği için ilgili kanunlar gereğince yaptırım uygulanan veli sayısı kaçtır?
- Cezai yaptırım uygulanmasının ardından
eğitim hakkına tekrar kavuşan çocuk sayısı kaçtır?