Araştırma: Z ve Y Kuşakları Ümitsizlik İçinde!
Araştırma: Z ve Y Kuşakları Ümitsizlik İçinde!
Genç çalışanlar, yapay zekânın gölgesinde şekillenen belirsiz bir geleceğe yürürken artan finansal kaygılar ve iş güvencesi zihinsel sağlığı tehdit ediyor
Deloitte’un 44 ülkede 23 bin 482 katılımcıyla gerçekleştirdiği “2025 Z ve Y Kuşağı Anketi”, genç çalışanların iş dünyasına dair bakış açılarını, beklentilerini ve kaygılarını gözler önüne serdi.
1983–1994 doğumluları kapsayan Y Kuşağı ile 1995–2006 yılları arasında doğan Z Kuşağı, 2030 itibarıyla küresel iş gücünün yaklaşık dörtte üçünü oluşturacak. Bu durum, iş dünyasının geleceğini şekillendirecek ana dinamiğin bu iki kuşak olduğunu ortaya koyuyor.
Kariyerin yeni tanımı: "Anlam, gelişim ve denge"
Araştırmaya göre genç çalışanlar için kariyer başarısı, geleneksel anlamda yöneticilik merdivenlerini tırmanmakla sınırlı değil. Z Kuşağı’nın sadece yüzde 6’sı liderlik pozisyonlarını hedef olarak görüyor. Bunun nedeni hırs eksikliği değil; iş-yaşam dengesi, kişisel gelişim ve anlamlı işlerde yer alma arzusu daha baskın. Gençlerin büyük çoğunluğu, haftada en az bir kez kariyerlerini destekleyecek beceriler üzerinde çalıştığını belirtiyor.
Yöneticilerden ilham bekleniyor
Gençler, yöneticilerinden yalnızca iş takibi değil; aynı zamanda ilham verici, destekleyici ve sınır koymayı bilen bir liderlik tarzı bekliyor. Ancak mevcut deneyimler, çoğu yöneticinin mentorluk eksikliği yaşattığını ve bu durumun çalışan bağlılığını olumsuz etkilediğini gösteriyor.
Yapay zekâya karşı çift yönlü yaklaşım
Katılımcıların yarıdan fazlası yapay zekâyı aktif olarak kullanıyor. Teknolojik araçlar, içerik üretiminden veri analizine kadar birçok alanda verimlilik sağlasa da, iş güvencesi konusunda kaygılar da artıyor. Özellikle giriş seviyesi pozisyonların ortadan kalkması ihtimali, genç çalışanlarda belirsizlik yaratıyor. Yine de empati ve liderlik gibi insani becerilerin, gelecekte daha da önemli hale geleceği düşünülüyor.
Araştırma, genç kuşakların iş yerindeki mutluluğu sadece maaşla ilişkilendirmediğini gösteriyor. Yapılan işin kişisel değerlerle örtüşmesi, ruhsal iyilik hali ve iş-yaşam dengesinin birlikte sağlanması, mutluluğun temel kriterleri arasında yer alıyor. İşlerinden anlam bulamayan çalışanların dörtte biri iş değiştirirken, yüzde 40’ı değerleriyle çelişen pozisyonları veya işverenleri reddediyor.
Finansal kaygılar yüksek
Anketin öne çıkan bulgularından biri de mali güvensizlik. Z Kuşağı’nın yüzde 48’i ve Y Kuşağı’nın yüzde 46’sı kendini finansal açıdan güvende hissetmiyor. Katılımcıların yarısı maaştan maaşa yaşadığını, üçte biri ise temel harcamalarını karşılamakta zorlandığını belirtiyor. Bu durum, gençlerin mental sağlığını doğrudan etkiliyor.
Üniversite eğitimi sorgulanıyor
Araştırmada her üç gençten biri yükseköğretime devam etmeme kararı aldığını ifade ediyor. Bu kararda artan eğitim maliyetleri, düşük geri dönüş beklentisi ve teorik eğitimin pratik beceri eksikliği etkili oluyor. Alternatif yollar olarak mesleki eğitim, staj ve yeni nesil kariyer seçeneklerine yönelim artıyor. Genç kuşaklar, çevreyi sadece bir duyarlılık alanı değil, aynı zamanda tüketim alışkanlıklarını ve kariyer kararlarını etkileyen bir faktör olarak görüyor.
Sürekli stres altında bir nesil
Z Kuşağı’nın yüzde 40’ı ve Y Kuşağı’nın yüzde 34’ü sık sık stresli veya kaygılı hissettiğini dile getiriyor. İşin kendisi, bu stresin ana kaynaklarından biri. Uzun mesai saatleri, emeğin takdir edilmemesi, adaletsiz kararlar, toksik iş kültürü ve zaman baskısı, tükenmişliği tetikleyen başlıca nedenler arasında sıralanıyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.