Araştırma: Kadınlar Arkadaşını Kokusuna Göre Seçiyor!
Araştırma: Kadınlar Arkadaşını Kokusuna Göre Seçiyor!
Scientific Reports dergisinde yayınlanan makale, yeni tanışan iki kadının arkadaş olup olmama kararını verirken kokunun da bir etken olduğunu ortaya koydu.
Yeni bir araştırmaya göre koku, kadınların arkadaş seçiminde belirleyici bir rol oynuyor. Makalenin yazarı psikologlar kokunun arkadaşlıklardaki rolü üzerine yoğunlaştı.
‘Terli tişört’ çalışmaları, genellikle bir kişinin çevresel faktörlerden kaynaklanan kokulardan arındırılmış ‘doğal’ kokusuna odaklanmaya çalışırken, araştırma ekibi tüm bu faktörleri içeren ‘diplomatik’ kokuya odaklandı.
Ekipten Jessica Gaby, şunları söyledi: “Sadece parfüm değil, neyle beslendiğiniz… Kedi insanı mısınız yoksa köpek mi? Hangi çamaşır deterjanını kullanıyorsunuz? Tüm bu yargılar bir araya gelerek ‘diplomatik koku’ dediğimiz şeyi oluşturuyor. Çünkü bu koku alanında yaşıyorsunuz ve etkileşimde bulunduğunuz insanların koku alanlarıyla uyuşuyor musunuz?”
Gaby ve arkadaşları, çalışma için 40 kadın gönüllüyle dört ayrı aşamadan oluşan bir ‘hızlı arkadaşlık’ etkinliği düzenledi.
İlk olarak katılımcıların vesikalık fotoğrafları çekildi. Katılımcılar kadınların fotoğraflarına baktı ve arkadaşlık potansiyellerini yalnızca görsel ipuçlarına göre derecelendirdi. Ardından kadınlar günlük aktivitelerle uğraşırken 12 saat boyunca bir tişört giydi. Sonra bunlar toplanıp plastik torbalara konuldu.
Kadınlar anonim katılımcılarla arkadaşlık potansiyellerini her bir tişörtü koklayarak derecelendirdi. Ardından her kadınla dört dakika etkileşimde bulundukları ve arkadaşlık potansiyellerini derecelendirdikleri canlı bir oturum düzenlendi. Bunu son olarak tişörtleri koklama ve bir kez daha arkadaşlık potansiyelini derecelendirme turu izledi.
Sonuç: Arkadaşlık potansiyelinin yüz yüze değerlendirmeleriyle yalnızca tişörtleri koklamaya dayalı değerlendirmeler arasında güçlü bir korelasyon ve dikkate değer bir tutarlılık gözlemlendi. Canlı etkileşimlerin ardından yapılan derecelendirmeler, koku tabanlı testlerin son turunda yapılan değerlendirmelerdeki değişiklerle örtüştü.
Bununla beraber yazarlar, çalışmalarının üniversite çağındaki heteroseksüel kadınlarla sınırlı olduğunu ve kokuların farklı gruplarda farklı şekillerde işleyebileceğini de dikkat çekti.
‘Terli tişört’ deneyi
Kokunun insan ilişkilerindeki etkisi biliniyor.
Sosyal koku araştırmaları, büyük ölçüde evrimsel psikolojiye, özellikle de İsviçreli biyolog Claus Wedekind’in 1995’teki çalışmalarına dayanıyor.
Feromonlardan gelen kimyasal sinyallerin birçok türde çekicilikte rol oynadığı iyi biliniyor.
Bilim insanları, balık ve farelerdeki araştırmalarında bağışıklık sistemi işlevi için kritik önemdeki majör histokompatibilite kompleksi (MHC) genlerinin, farklı MHC genleri bulunan cinsel partnerlere göre tercih edildiğine dair kanıtlar bulmuştu.
Buradan da gen havuzunu çeşitlendirmenin, canlıları akraba evliliğine karşı korumanın bir yolu olduğu yorumuna ulaşılmıştı.
Wedekind bu araştırmalar sırasında, MHC’nin insanların eş tercihinde olası rolünü incelemek için ‘terli tişört’ yöntemine başvurmuştu.
Araştırmada, erkek katılımcılar iki gün boyunca aynı tişörtü giymiş, bu tişörtler bir kutuya konulmuştu. Kadın katılımcılar tişörtleri tek tek koklamış ve hangilerini cinsel olarak en çekici bulduğunu belirtmişti.
Wedekind, kadınların ezici bir çoğunlukla, kendi MHC’lerinden en farklı MHC’lere sahip erkeklerin tişörtlerini tercih ettiğini bulmuştu.
Wedekind’in araştırması başka birçok koku çalışmasına kapı açtı ve hatta partner arayan bekarlar için düzenlenen ‘feromon partileri‘ne bile ilham verdi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.