Bartın'ın Amasra ilçesindeki maden ocağı patlamasında hayatını kaybeden madencilerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar ve yakınlarına sabırlar dileyen Başkan Aynacı; "Bu haberler iş kazası olarak önümüze geliyor ve yüreğimizi dağlıyor. Oysa öğreniyoruz ki, alınmamış tedbirler, ihmal edilen ölçümler neticesinde yaşanan bu faciaların, kader olarak nitelendirilmesi ve bu işin fıtratında olduğunun söylenmesi bizi dehşete düşürüyor." dedi.

"SOMA'DA FITRAT, AMASRA'DA KADER"

Kaza değil, cinayet diyen İsmail Aynacı, "Elbette iş kazaları olacaktır. Ama bu kaza bile değil, cinayettir. Bu kaderin planı değil, tedbirsizliktir. Bartın'da grizu patlamasının yaşandığı maden ocağı için, Sayıştay'ın 2019 yılında hazırladığı raporda, grizu uyarısı yapıldığı ortaya çıktı. Hani kaderin planıydı? 

Şimdi mesela, Türkiye'de Tüketici Hakları Derneği'nin açıkladığı rakamlara bakıyoruz. Buna göre 47 milyon 685 bin kişi açlık sınırının altında yaşıyor. Bunun neresi kader, bunun neresi fıtrat? Madenlerde gerekli tedbirleri ve önlemleri almayan iktidar ve yetkilileri işin kolayını bulmuş. Kaderin planı, fıtrat deyip olayları geçiştiriyorlar. Koruma ordularıyla, zırhlı araçlarla dolaşanlar kendilerini sağlama alıp,halka gelince işi kaderin planına bağlıyorlar."

"Soma'da fıtrat, Amasra'da  kader planı demek işin kolayına kaçmaktır. Ne yazık ki, bu kazalar bilindiği halde önlenmiyor. Peki ya ihmaller, ya sorumlular? Bunlar niye konuşulmuyor? Aslında kader, fıtrat türünden mazeretler iktidarın yıpranmışlığını da gösteriyor."  ifadelerini kullandı.

"MİLLETİMİZ ÇARESİZ DEĞİLDİR"

"İYİ Partimizin konuyla ilgili olarak,   'Maden ocaklarında oluşan iş kazalarında hayatını kaybeden işçilerin yakınlarına, aylık bağlanması ve kamuda istihdam edilmeleri' amacıyla vermiş olduğu önerge AK Parti ve MHP'nin oylarıyla reddedildi. Fıtrat deyip geçiştirmeyen, akılcı ve bilimsel çözümler sunan kadrolarımızla iktidara yürüyoruz.Milletimiz çaresiz değildir." 

"BU BİR İSTİBDAT YASASIDIR"

Dezenformasyonla Mücadele Düzenlemesi olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair kanun Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girerken, konu ile ilgili İYİ Parti Gölcük İlçe Başkanı İsmail AYNACI haftalık basın açıklamasında yasanın AKP ve MHP'nin oylarıyla kabul edildiğine dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı;

"ÜLKEYİ KORKUYLA VE BASKIYLA YÖNETMEYE ÇALIŞIYORLAR"

"Özgür basın, demokrasinin gereğidir. Hükümet uzun zamandır, özellikle İnternet haber sitelerini hizaya getirmek adına sosyal medyaya bir ayar verme çabasındaydı. Nitekim geçtiğimiz günlerde, mecliste AKP ve MHP'nin oylarıyla Dezenformasyonla Mücadele Düzenlemesi olarak bilinen yasayı oyladılar. Dünden itibaren ise, Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Sözde yalan haberle mücadele ediyorlar. Oysa sadece milletin gerçekleri öğrenmesinden korkuyorlar. İktidara uymayan her türlü söz ve yazı artık suç teşkil ediyor. Bu yasa ile yalan haber yayanlar 1 ila 3 yıl arasında hapis cezası alabilecek. Şimdi bu yasayı neden çıkardılar aslında? Çünkü korkuyorlar."

"MİLLETİ SUSTURMA GİRİŞİMİDİR"

Aslında bu yasa ile hedeflenen muhalefettir. Mesela bu yasa ile TÜİK'i sorgulayamayacağız, vergilerimiz nerelere harcanıyor bilemeyeceğiz. Kadın cinayetlerini bile öğrenemeyeceğiz. İşin ucunun iktidara dokunduğu hiçbir şeyi öğrenip, sorgulayamayacağız. Halkın sesini duyurduğu sokak röportajlarından rahatsız oluyorlardı. Çünkü halkımız gerçek yüzlerini öğrendi ve tepki vermeye başladı. Bu yasa, milleti susturma girişimidir.Toplum haber alma hakkını, ülkemiz demokrasisini kaybediyor. Adalet bir gün herkes için lazım olacak. İlk seçimde sandıkta hesabını soracağız."